2019 ülkemiz için daha iyi olacak
2018 yılının son gününü yaşarken, Türkiye'nin 2019'da daha güzel günler yaşamasını temenni ediyorum.
Zira 2018 yılı Türkiye üzerine oynanan alçakça oyunlar nedeniyle biraz sancılı ve zor günlerle geçti. Çin ve Amerika arasında yaşanan ticaret tartışmaları ülkemizde de etkilerini hissettirdi. Özellikle döviz kuru üzerinden tezgahlanan kumpaslar, enflasyonu ve ekonomiyi olumsuz etkiledi. Ancak bu sorunlara karşın, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak önderliğinde başlatılan Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı ile bir dizi önlemin alınması piyasaları hareketlendirdi. Devletin yaptığı indirimler, teşvikler ve destekler sayesinde sektörlerin ve vatandaşın rahatlaması sağlanmış oldu. Bu konuda gerçekten büyük bir başarı elde edildi.
İHRACATTA ARTIŞ BEKLENİYOR
2018'de yaşanan onca kargaşaya ve zorluğa rağmen ihracatta Cumhuriyet tarihinin rekorları kırıldı. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Kasım ayı geçici dış ticaret verilerine ilişkin yazılı açıklamasında, "Son 12 aylık ihracatın yüzde 7,8 artışla 168 milyar 77 milyon dolara çıktığını ve bu rakamın da Cumhuriyet tarihinde ulaşılan en yüksek yıllık ihracat olduğunu" ifade etti. Bu açıklama, 2019'da daha iyi oranlara ulaşacağımızın umudunu vermiştir. Dünyada yaşanan ekonomik kargaşalara rağmen Türkiye yeni stratejiler belirleyip yeni pazarlar keşfederek ihracatta daha iyi seviyeye çıkacaktır.
Dünya genelinde yaşanan doğal afetler, çatışmalar, ekonomik ve sosyal sorunlar küreselleşmenin de etkisiyle diğer ülkelere de yansımakta ve ticari bağlantıları tehlikeye sokmaktadır. Bu tehlikelere karşın Türkiye'nin üretime odaklanması, israftan kaçınması, kamu ve özel sektör kuruluşlarının kurumsallaşmasına ve insan kaynağından verime yönelmesi şarttır. Herkesin ülkesi için daha çok çalışması, işine sahip çıkması ve kişisel hedeflerini koyarak "Bu yıl ülkem için ne yapabilirim?" sorusunu kendine sorarak kişisel SWOT analizini yapmalıdır. Yani güçlü ve zayıf yönlerini iyi tespit edip fırsatları ve tehditleri buna göre değerlendirmelidir. Ülkemizde herkesin yapabileceği çok şey var.
Endüstri 4.0 çağında olduğumuz şu dönemde, dünya çok hızlı bir değişim içinde.
Gelişen yapay zeka teknolojileri, insana benzeyen robotların artması, dünyayı yeni bir resme bürümektedir. Bugün petrolde geleceğini öngöremeyen Suudi Arabistan, yapay zekaya yönelmekte ve yatırımlarını bu yöne kaydırmaktadır. Hatta Sophia adlı robota vatandaşlık vererek tarihe geçmiştir.
DÜNYA İÇİN YENİ RİSKLER
Tüm bu teknolojik değişimler karşısında dünyayı yeni riskler beklemektedir. Siber tehditler ülkeleri risk altına alırken, buna ilişkin yeni çözümler aranmaktadır.
Dünyayı yakın gelecekte tehdit altına alacak bir diğer önemli tehdit ise iklim değişikliğidir. İklim değişikliğine bağlı olarak ortaya çıkacak ekonomik riskleri göz ardı etmemeliyiz. Çevreye duyarlı olmalı, geri dönüşümde israfı önleyecek tedbirleri almalıyız. Özellikle suyu doğru kullanmalı, sanal su değeri konusunda kamuoyunu bilinçlendirmeliyiz. İklim değişikliğine bağlı olarak ticari rotalarımızı revize etmeliyiz.
2019'da dünyadaki tüm değişimlere karşın, Türkiye kendi yol haritalarını izleyecektir. Bizler, ülkemize sahip çıkarak bireysel hedeflerimizi belirlemeli ve "ülkemiz için daha iyisi nasıl olur?" sorusunun peşinden gitmeliyiz. Çalışmalı, üretmeli, birlik ve beraberlik içinde ülkemize güven duymalıyız. Türkiye her şeyin en iyisi en güzelini hak ediyor.
Yeni yılda herkese sağlık, huzur birlik ve beraberlik diliyorum.
Mutluluk ve başarı dolu 2019 dileğiyle...
Kaynak: Gonca Elibol Yeni Asır Köşe Yazısı