Loading

Gıda terörü bir nesli tehdit ediyor

Sağlık, hayatımızdaki en önemli hazinemizdir. Sağlık yoksa hayatın hiçbir anlamı ve değeri yok. Son aylarda tıp merkezleri ve hastaneler, hasta insanlarla dolup taşmış durumda.
Neredeyse her aileden bir kişi hasta. Uzmanlara göre hastalıkların kaynağı "kötü beslenme" ve maalesef günümüzde sağlıklı gıdaya ulaşmak giderek zorlaşıyor.
İşlenmiş ürünler, hileli gıdalar ve hazır gıdalardaki katkı maddeleri bireylerin fiziksel ve zihinsel sağlığını olumsuz etkiliyor.
Ayrıca ekonomiye ve topluma büyük zararlar veriyor. Sağlıksız beslenme, bireylerin enerji seviyelerini düşürerek iş gücü verimliliğini de düşürüyor. Kronik halsizlik, yorgunluk, konsantre olamama ve motivasyon kaybı gibi belirtiler, iş hayatında performans düşüklüğüne neden oluyor.

AİLELER BİLİNÇLENMELİ
Elbette günün sonunda bu etkenler; üretkenliğin azalması, ekonomik sorunlar ve devletin artan sağlık harcamalarını ortaya çıkarıyor. Sağlıksız beslenme veya genel anlamda gıda terörü; gelecek nesillere büyük zarar veriyor ve adeta bir nesli tehdit ediyor; üretemeyen, çalışmayan, kimliklerini kaybetmiş bir nesil için çabalıyor. Özellikle paketli gıdalar ve ithal ürünlerden kaçınmak büyük önem taşıyor.
Aileler bu tarz ürünlere karşı bilinçli olmalı ve çok temkinli davranmalıdır.
Çocuklarını hazır gıdalardan, fast-food ürünlerden uzak tutmalıdır.

TÜKETİCİNİN GÖREVİ
Ne yazık ki, serbest piyasa ekonomisi ve uluslararası ticaret sistemleri insan sağlığından önce kendi ekonomik çıkarlarını düşünüyor. Bu noktada tüketiciye de büyük bir görev düşüyor. Tüketiciler, tükettikleri ürünlerin içeriğini mutlaka okumalı, araştırmalı ve bilinçli tercihler yapmalıdır. Sağlıklı bir toplum inşa etmek için bireylerin bilinçli beslenme alışkanlıkları edinmesi şarttır. Diğer taraftan, gıda üreticilerinin ve tarım sektörünün, tohumdan sofraya kadar tüm aşamalarında ve lojistik süreçlerinde bilinçli ve kontrollü davranmaları büyük önem taşıyor. Son dönemde pestisit kullanımının artış gösterdiğine dair kamuoyuna pek çok haber yansıdı. Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatında, pestisit kalıntılarından ötürü iade vakaları yaşandı. Avrupa Birliği'nin Gıda ve Yem İçin Hızlı Uyarı Sistemi (RASFF) verilerine göre 2023 yılında Türkiye'den ihraç edilen 215 kalem ürün sağlık için riskli bulunduğundan iade edilmişti. 2024 yılının ilk iki ayında ise 82 ürünün 54'ü iade edildi.

PESTİSİTSİZ ÜRETİM
Peki, tarım ürünlerinde pestisit kullanmadan sağlıklı ürünler nasıl yetiştirilebilir?
Bunun için çeşitli yöntemler var. Sürdürülebilir tarım uygulamalarına yönelmek hem insan sağlığı hem de ihracatın sürdürülebilirliği açısından kritik önem taşıyor.
- Faydalı Böcekler: Laboratuvarlarda faydalı böcekler üreterek zararlı organizmaların doğal düşmanları kullanılabilir.
- Entegre Zararlı Yönetimi (IPM):
Kimyasal, biyolojik ve kültürel kontrol yöntemlerinin birlikte kullanıldığı bir yaklaşımdır.
- Organik Tarım: Kimyasal pestisitler yerine doğal gübreler ve biyolojik mücadele yöntemleri kullanılabilir.
- Döngüsel Ekim: Farklı bitkileri ekerek zararlıların çoğalması önlenebilir.
- Feromon Tuzakları: Zararlı böceklerin popülasyonunu azaltabilir.

Kaynak: Gonca Elibol Yeni Asır Köşe Yazısı

paylaş