Küresel ekonomik dönüşüm ve yeni fırsatlar yılı: 2025
2024 yılı dünya ekonomisi için pek kolay geçmedi. Pandemi ile derinleşen ekonomik krizi toparlamak adına uygulamaya konulan para politikalarını uygulama süreci, enerji krizi, tedarik zinciri sorunları, dijital dönüşümün hızlanması karşısında rekabetin zorlukları ve adaptasyon süreci, yüksek enflasyon gibi pek çok konu küresel ekonomiyi şekillendirdi.
Bu ekonomik görünüm, 2025 yılı itibarıyla belirgin değişiklikler bekliyor.
2025 yılı için küresel ölçekte ekonomik yapıyı etkileyecek öne çıkan bazı başlıklar: Enflasyonun Düşüşü ve Stabilizasyonu: Dünya Ekonomik Forumu (WEF) verilerine göre, küresel enflasyonda önemli düşüşler bekleniyor.
2025 yılının ikinci çeyreğinde fiyat istikrarını sağlamak için adımlar atılacak. Bu durum, gelişmiş ekonomilerde enflasyonun %2 seviyelerine yaklaştırmayı planlıyor. Gelişmekte olan ülkelerde enflasyonun stabil bir seviyeye çekilmesi, ekonomik büyüme hızının artması bekleniyor.
YEŞİL DÖNÜŞÜM
Yeşil Dönüşüm ile Ekonomik İvme:
Yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik ana başlıklar arasında. Dünya Bankası'na göre, 2025 itibarıyla yeşil dönüşüm, dünya ekonomisine yıllık 4,2 trilyon dolar katkı yapacağı bekleniyor.
Yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, sürdürülebilir tarım ve ulaşım alanlarındaki yatırımlar bunun tabanını oluşturuyor.
Bunun yanı sıra, şirketlerin çevre dostu iş modellerine yönelmesi, yeni iş fırsatlarını da doğuruyor. Elektrikli araçlar ve şarj altyapısındaki yatırımlar, yeşil dönüşümün en büyük fırsat alanlarından biri olarak öne çıkıyor.
Örneğin, otobanlar için seyyar şarj araçları gibi inovatif çözümler, elektrikli araçların kullanımını teşvik edecek ve aynı zamanda yeni iş modellerinin doğmasına zemin hazırlayacak. Kadın İstihdamının Artışı: Kadının işgücündeki artış, küresel ekonomide ivme kazandıracak.
McKinsey & Company'nin araştırmalarına göre, kadınların iş gücündeki rolü ile dünya ekonomisinde yıllık 28 trilyon dolar katkı sağlayacağı belirtiliyor. Bu farkındalık, birçok ülkede kadın istihdamını artırmaya yönelik politikaların geliştirilmesine ve cinsiyet eşitliği için mevzuatların çıkarılmasına neden olacak.
KÜRESEL TİCARET HACMİ
Küresel Ticaret ve Tedarik Zincirleri:
2024'deki aksaklıkların 2025'te toparlanacağı bekleniyor. Dünya Ticaret Örgütü'ne göre, küresel ticaret hacminin 2025 yılında %4 oranında artması bekleniyor. Bu ise özellikle Asya-Pasifik bölgesindeki ticaretin hız kazanmasıyla mümkün görünüyor. Küresel ticarette dengeyi sağlanabilmesi için ticaretin dijitalleşmesi ve yeşil dönüşümle uyumlu hale getirilmesi dikkat çeken konular arasında yer alıyor. Teknolojik Gelişmeler ve Dijitalleşme: Küresel ekonomik sistemde dijitalleşme ve teknolojik dönüşüm başrolde yer alıyor. Teknolojinin tüm sektörlerde verimliliğini artırması, şirketlerin iş yapış şekillerini yeniden şekillendirecek.
2025 yılında dijitalleşmeyi iş sürecine dahil olan şirketlerin ekonomik katkısının %30 oranında artması bekleniyor. İlaveten yapay zeka, büyük veri analitiği ve blok zinciri gibi yeni teknolojiler, finans sektöründen perakende sektörüne kadar geniş bir yelpazede devrim yaratacağı ortada.
BEŞERİ SERMAYE
Bu arada, geçtiğimiz günlerde duyurulan Amerika Birleşik Devletleri (ABD), 2025 yılı itibarıyla yapay zeka çiplerinin ihracatını kısıtlayan düzenlemeleri duyurması dünya genelinde epey konuşuldu. Bu kısıtlamalar 18 ülkeyi etkiliyor ve aralarında Türkiye de var.
Bu durum, küresel tedarik zincirlerinde belirsizlik yaratırken, teknoloji bağımsızlığına yönelik yeni stratejilerin gerekliliğini de öne çıkarıyor. ABD'nin bu kararı, teknolojik rekabetin jeopolitik bir boyuta geçeceğini gösteriyor. Bu tablo karşısında ülkelerin ülkelerin kendine özgü yerli dijital altyapılarını güçlendirmesi gerektiğini vurguluyor. Dışa bağımlılığı kaldıracak yerli teknolojiyi geliştirmek için yatırımları artırmak, küresel tedarik zincirlerini çeşitlendirmek, eğitim ve insan kaynağına yatırım yapmak çok önemli. Beşeri sermayesi güçlü devletler her zaman lider olur.
Kaynak: Gonca Elibol Yeni Asır Köşe Yazısı